Dünyanın en çok arzulanan casusu. Kurşuna dizilirken bile 12 askere öpücük attı 8’i isabet ettiremedi

Hollandalı Margaretha Geertruida Zelle olan Mata Hari’nin isminin anlamı Malay dilinde ‘şafağın gözü’, Hint dilinde ise ‘şafağın gözbebeği’dir. 1876 yılında doğmuş olan Mata Hari, en çok arzulanan casus olarak tanımlanmıştır. Mata Hari ölüme giderken bile ismi ve çarpıcı hayatıyla tarihe damgasını vurmuştur.

Mata Hari, Hindistan’ın güneyindeki Malabar sahilinde doğdu. Babası din adamı, annesi de bir dansçıydı. Tapınak mahzenlerinde küçük yaşından itibaren kendisine kutsal danslar ve usüller öğretilmişti. Babasının küçük bir kasketçi dükkanı vardı. Günün birinde iflâs ettiğinden simsarlık yapmaya başlamıştı.

Margaretha, 18 yaşına gelince öğretmen okuluna gitti. Çok geçmeden okul müdürü, güzel ve yetenekli öğrencisine âşık oldu. Fakat Margaretha’nın, yaşlı müdürü ilgisinden sıkıldı ve okulu bırakarak La Haye’de oturan amcasının yanına gitti.

Burada bir subayla evlenmenin hayalini kurdu. Hollanda’nın sömürgesi olan Endonezya’da görevli olan ve iznini La Haye’de geçiren bir yüzbaşı evlenmek istiyordu. Aradığı fırsat ayağına gelmişti.

Söz konusu ilan şakaydı. Yüzbaşının dostlarından bir gazeteci de bu evlenme ilanını uydurarak gazetesine koymuştu. Yüzbaşının aldığı on beş mektuptan yalnız biri dikkatini çekti. Mata Hari mektubunun içine resmini de koymuştu. İki genç birbirlerini görür görmez âşık olmuşlardı. Aynı yılın 11 Temmuz’unda evlendiler. 30 Ocak 1896’da Norman adını verdikleri bir oğulları oldu.

1 Mayıs 1897’de Rudolf ile Margaretha Cava’ya hareket ettiler. O andan itibaren Mata Hari’nin hayatını tümden değiştiren şeyler oldu. Marie Jeanne adını verdikleri bir kızları olmuştu. Çok geçmeden küçük Norman zehirlenerek öldü. Hayat, artık cehenneme dönüştü. Mata Hari hem kendini hem mutluluğunu aramaya başladı.

1902 Hollanda’ya dönerek boşandılar. Kocasından aldığı nafaka Mata Hari’ye yetmedi. 1903 sonlarına doğru Paris’e geldi. Hayatı aşkla dans etmekten ibaret olacaktı.

13 Mart 1905’te Mata Hari, Guimet Müzesi’nde düzenlenen seçkin bir davette Hintlerin danslarını yaptı.

1912 yılında Fransa’da vatanseverlik, casuslar görülüyordu. Bu bakımdan casusluk ve istihbarat işleriyle uğraşan 2. şube, Mata Hari’yi gözaltına aldı.

Harbiye Nezareti’nde adına bir dosya açtı. Mata Hari’nin Alman bir subayla beraber yaşadığı söyleniyor; aynı zamanda genç havacılarla düşüp kalktığı iddia ediliyordu. Fakat aleyhine en ufak bir delil elde etmek mümkün değildi. Bu durumda, Mata Hari’nin sınır dışı edilmesine karar verildi.

Mata Hari, bu emir üzerine Fransa’ya bağlı olduğunu söyledi; hatta bu iddiasını ispatlamak için çok samimi olduğu Alman Veliahdı ve Brunsvik Dukası’ndan bir hayli bilgi edinerek Fransızlara aktarabileceğini söyledi. Bu teklifi derhal kabul etti ve Mata Hari’nin İspanya’ya giderek, oradan İngiltere’ye geçmesi kararlaştırıldı.

Fakat Mata Hari İngiltere’ye ayak basınca, Gizli Haberalma Servisi onu tekrar İspanya’ya iade etti. Bu olaylar Mata Hari’ye kurulan bir tuzaktan başka bir şey değildi. Kendisine kimse güvenmiyordu; cesur fakat yalnızdı.

Hari, Alman kara ve deniz ateşelerine metreslik ediyordu. Mata Hari, 2 Mayıs 1917’de, Paris’e dönmeye karar verdi. Fakat dostları yine de ona zan altında bulunduğunu hatırlatarak, kararından vazgeçmesini tavsiye ettiler. O, bu uyarılardan hiç birine kulak asmadı.

Tutuklandığı zaman para aldığına dair üzerinde bulunan belge hakkındaki ilk delildi. Bir diğer delil de, 1915’te Fransa’ya dönmesinden önce Alman Gizli Servisi’nden aldığı 30.000 Marklık senetti. Mahkemenin söz konusu paralarla ilgili suçlamasını, ‘Hediye aldım’ diyerek reddeden Mata Hari, kuvvetli delil bulunamamasına rağmen idama mahkum edildi ve 15 Ekim 1917’de kurşuna dizildi.

İdama giderken gayet soğukkanlı olan Mata Hari, kurşuna dizilirken gözlerini bağlatmayarak bir cesaret ve soğukkanlılık örneği göstermişti. Ancak o dönem herkes tarafından arzulandığını bilen Hari tüm dikkatleri üzerine çekecek bir harekette bulundu ve 12 askere tam o an öpücük attı. Öpücükten etkilenen 8 asker kurşunu isabet ettiremedi. Hari 4 kurşunla hayatını kaybetti.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir