ABD’li bilim adamlarının gündemindeki konu: Berat Albayrak bunu sevecek

Stanford Üniversitesi’ndeki bilim insanları tarafından yürütülen PNAS dergisinde yayımlanan bir araştırmaya göre, ABD’de saatler yılda iki kez değiştirilmeseydi, obezite ve felç vakaları daha düşük olurdu. Aynı araştırma hangi saat uygulamasının daha doğru olduğu konusunda da bir fikir veriyor.

Araştırmacılar araştırmalarını, bir kişinin doğuştan gelen saatinin 24 saatlik bir güne ayak uydurmak için ne kadar değişmesi gerektiğini ölçen “sirkadiyen yük” adını verdikleri bir değere dayandırdılar. Ve “Standart saati [kış saati] veya yaz saati uygulamasını sürdürmenin, yılda iki kez geçiş yapmaktan kesinlikle daha iyi olduğunu gördük” sonucuna vardılar.

YAZ SAATİ Mİ KIŞ SAATİ Mİ

Sonuç olarak, kalıcı yaz saati uygulaması akşamları daha fazla ışık sağlayacak ve insanlara işten sonra boş zamanlarını değerlendirmek için daha fazla fırsat sunacak olsa da, sabah ışığına öncelik veren kalıcı standart saat, daha düşük sirkadiyen yük nedeniyle çoğu insan için en faydalı olacaktır. Araştırmayı yapanlar; “Sabahları ışık olduğunda sirkadiyen döngü hızlanır. Öğleden sonraları ışık olduğunda ise yavaşlar. Genellikle, 24 saatlik bir günle iyi bir senkronizasyon sağlamak için daha fazla sabah ışığına ve daha az akşam ışığına ihtiyacınız vardır” görüşü ile kış saatini daha uygun görüyorlar. Ama açık kapıda bırakıyorlar; “Elbette, faydaların kişinin zaman dilimindeki konumuna ve kronotiplerine (erken kalkmayı mı, geç yatmayı mı yoksa ikisinin arasında bir şeyi mi tercih ettiğine) bağlı olarak biraz değiştiğini de kabul ediyor.”

BERAT ALBAYRAK DÖNEMİNDEN KALDI

2016 yılında dönemin Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak, Türkiye’nin saat düzeninde köklü bir değişikliğe öncülük etti. Daha önce 1973’ten itibaren uygulanan mevsimlik saat değişiklikleri (ilkbaharda 1 saat ileri, sonbaharda 1 saat geri) 2016’da sona erdi.

Albayrak, bu kararın gerekçesini enerji ve elektrik tüketiminde tasarruf sağlayacağı iddiasıyla açıkladı. 7 Eylül 2016’da Bakanlar Kurulu kararıyla Türkiye, kalıcı yaz saati uygulamasına geçti.

İlginç olan nokta, Türkiye’nin mevsimlik saat uygulamasına 1970’lerde yine enerji tasarrufu amacıyla başlamış olmasıydı. Yani saat değişiklikleri hem başlatılırken hem de kaldırılırken aynı gerekçeye dayandırıldı.

Ancak, akademik araştırmalar ve farklı kurumlardan gelen raporlar bu iddiayı tartışmalı hale getirdi.

İTÜ’de hazırlanan rapor, elektrik tüketimiyle iklimsel faktörleri incelemiş ve sonuçların bulutluluk gibi değişkenlere bağlı olduğunu vurgulamıştı. Cambridge Üniversitesi’nden Sinan Küfeoğlu’nun çalışmaları ise, yaz veya kış saatinin Türkiye’de elektrik tasarrufuna kayda değer bir katkısı olmadığını ortaya koymuştu. Kalıcı yaz saatiyle birlikte özellikle kış aylarında havanın geç aydınlanması çalışanlar ve öğrenciler için ciddi bir şikâyet konusu oldu.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir